Ukrayna sınırına yoğun yığınak yapan Rusya 24 şubatta askeri operasyonlara başladığını duyurdu.Günlerce Rusya Ukrayna’ya girecek mi girecekse ne zaman girecek sorularının cevabı böylelikle karşılığını bulmuş oldu.
19. ve 20.yüzyılın en güçlü ölüm makineleri olan uçakların Ukrayna’ya ölüm yağdırmasıyla savaşın çirkin ve acımasız yüzü bir kez daha ortaya çıkmış oldu.Doğaya en fazla zarar veren canlı olan insanoğlu bu acımasızlığını atılan füze ve bombalarla yanan parçalanan insan cesetleri, yıkılan binalarla bizlere tekrar göstermiş oldu.
Yaşadığımız coğrafya gereği savaşlara ve ölümlere alışkınız.ABD’nin Irak’ı işgalinden itibaren yaşanan süreçte ölen Iraklı sayısı bir milyon iki yüz bin.15 Mart 2011 tarihinde Suriye’de başlayan iç savaşta en az beş yüz bin insanın hayatını kaybettiği bildiriliyor.Filistin,Afganistan gibi ülkeler coğrafya kaderindir sözüyle özdeşleşmiş savaşla,çatışmayla anılır hale gelmişlerdir.Yaşanan bu savaşlarda ülkeler tarumar olurken milyonlarca insan hayatını kaybederken bir o kadarı da yaralanmış,halklarının önemli bir kısmı mülteci olarak bilmedikleri coğrafyalara göç etmek zorunda kalmışlardır.
Ne ilginçtir ki Müslüman ülkelerde bu kadar savaşlar olurken (bu savaşların müsebbibleri de emperyal düşünceye sahip olan batıdır ) uzaktan izlemeyi tercih eden Avrupa ve Amerika iş kendi dinlerinden olan Ukrayna’ya gelince taraflarını hemen belli ettiler.Televizyon haberlerinde bombalanmış evlerin enkazından çıkan kara tenli esmer çocuklara alışkın batı,ölen veya yaralanan sarı saçlı ve mavi gözlü çocuklar karşısında gözyaşı dökmeye başladı.Avrupa başkentlerinde sayıları yüzbinlerle ifade edilen protesto gösterileri yapılmaya başlandı.Rusya’yı her alanda tecrit edecek kararlar almaya başladılar.
Elbette her çocuk her insan çok değerli.Ancak mazlumiyet yaşayan insanlar arasında ayrım yapmak en hafif tabiriyle iki yüzlülüktür.Avrupa devletleri savaştan kaçan Müslüman göçmenlere kapılarını kapatırken Ukrayna’dan gelen mültecilere kapıları sonuna kadar açmaları ne kadar insanidir?
Avrupa devletleri bir taraftan Ukrayna’ya silah yardımında bulunurken diğer taraftan Ukrayna göçmenlerini kabul etme yarışına girmişler adeta.Ukrayna sınırında yer alan komşu devletler gelen göçmenleri karşılayabilmek için hummalı bir çalışmaya girişmiş durumdalar.Sırbistan sınırından Macaristan’a girişte sözde bayan gazetecinin kucağında çocuğuyla koşan Suriyeli bir göçmen babayı çelme takarak düşürmesini hatırlayınca insan batının bu iki yüzlülüğü karşısında hayıflanmadan edemiyor.
Avrupalılık bilincini oluşturmaya çalışan ve bunun için kendi birliğini,parlamentosunu,askeri gücünü kuran Avrupa devletleri Rusya’yı tekrar imparatorluk kurmaya çalışmakla suçluyorlar.Kendi ülkelerinden Ukrayna’ya savaşmak için gidecekler için destek vereceklerini, sınırlardan geçişte kolaylık sağlayacaklarını açıkladılar.İslam ülkelerinde savaşmak için dış ülkelerden gelen savaşçılara terörist etiketi yapıştıran batılı devletler iş kendilerinden olan devletlere savaşmaya giden lejyonerlere gelince her türlü desteği vereceklerini ilan ettiler.Rusya’nın Müslüman görünümlü Çeçenleri sahaya sürmesi ise yine akla zarar bir durum.Şamillerin torunu olan kahraman bir halkın çocuklarının kukla bir liderin elinde piyon duruma düşmesi ne kadar acı .Diğer taraftan yaşanan bu sürecin Avrupa’da var olan İslam düşmanlığını artıracak olması da ayrı bir sıkıntı olacak gibi duruyor.
Ellerine geçen her fırsatta medeniyet naraları atan geri kalmış ülkelere insanlık dersi vermeye çalışan batılı devletler Ukrayna savaşında ortaya koydukları iki yüzlü ve çifte standartlı politikalarıyla gerçek yüzlerini ve medeniyetlerini ortaya koymuş oldular.Müslüman göçmenlerin botlarını batırarak ölüme terkeden,Akdeniz’i adeta göçmen mezarlığına dönüştüren,sınır kapılarında aç susuz bırakan batının Ukraynalı mazlumlara kol kanat germesini İslam coğrafyası hiçbir zaman unutmayacak.Ölümüne sessiz kaldıkları kara tenli esmer bedenlerin ahı Avrupa’yı ve Amerika’yı elbet bir gün vuracak.Ve gün gelecek mazlumiyetler ve mahrumiyetler içinde büyüyen yüzlerini ay ışığı çizmiş bu çocuklar yeryüzüne herkesin özlemini duyduğu barışı,sevgiyi,adaleti hakim kılacaklar.
Selam ve dua ile…
