Neslihan AKTEPE

Solucan Gübresi ve Faydaları

Neslihan AKTEPE

Solucan gübresi, diğer adıyla vermikompost, çeşitli organik atıkların (hayvan dışkısı,sap ,saman,evsel meyve sebze atıkları, bahçe yaprak atıkları ,talaş ,atık kağıt vb.)bazı toprak solucanları tarafından sindirilmeleri sırasında kompostlaştırılması sonucu elde edilen ve tarımsal endüstride organik gübre ve toprak düzenleyici olarak kullanılan bir üründür.

Bu ürün sadece tarlada meyve sebze üretiminde değil evdeki saksılarınız dahil olmak üzere, hobi bahçeleri, seralar, apartmanınızın bahçesi...gibi tüm yeşil alanlarda kullanılabilecek kokusuz, organik bir gübredir.

İçeriğinde kimyasal, ağır metal, yabani ot ve zararlı parazit barındırmaz. 

Organik maddesi yüksek olan bu ürün toprağınızı düzenli kullanımda eski haline döndüren bir toprak zenginleştiricisidir. Verim artışının yanı sıra tarla bitkilerinde tat, aroma ve besin değeri artışı sağlar. Erkenci olmasını sağladığı bitkinizin sezonu da bu sayede uzayacaktır. Bitkilerin direncini arttırarak soğuğa, sıcağa ve hastalıklara karşı korunmasını da sağlamaktadır.

Yüksek oranda humus içerir. Toprak parçacıklarının, hava geçişini mümkün kılan kanallar oluşturur ve su tutma kapasitesini arttırır. Böylece sulamada %40 oranında tasarruf sağlar.   

Fazla kullanım sebebi ile bitkinin kök sistemini yakmaz. Aşırı sıcaklıklardan bitki köklerini izole eder, erozyon önler ve yabancı otları azaltabilir. 

Solucan gübresi, peyzajcılık ve çiftçilik için olduğu kadar seralar veya ev bitkileri için hayal edilebilir en iyi saksı toprağıdır. 

Toprak özelliğinde meydana getirdiği değişiklikler toprağın hava ve su alımını iyileştirerek tohum filizlenme ve kök gelişimini tetikler. Ortalama olarak 1,5% – 2,2% N, 1,8% – 2,2% P ve 1,0% – 1,5% K içermektedir. Organik karbon ise 9.15 ile 17.98 aralığında değişmektedir ve Sodyum (Na), Kalsiyum (Ca), Çinko (Zn), Sülfür (S), Magnezyum (Mg) ve Demir (Fe) gibi mikro besinler içerirler.    

Kimyasal gübre uygulaması sebebi ile hastalanan, zaman içerisinde verimi düşen topraklarımıza eski haline dönme şansı vermemiz gerekmektedir. Uzun vadede kimyasal gübre kullanımı ile ürettiğimiz bitkiler bedenimize zarar verecektir ve zaman içinde toprak kalitesi de azalacağından verim elde edilemeyecektir. Geldiğimiz noktada bu kaçınılmaz sondur.

Şimdilerde nüfus yoğunluğu sebebi ile verim artışını kimyasal gübre ile sağlayan çiftçilerimiz uzun vadede verim elde edemeyecekleri gerçeğini kavramak zorundadırlar.

Benden sonra tufan düşüncesi ile hareket edilmesi çocuklarımızın, torunlarımızın geleceğini ve sağlıklarını tehdit etmektedir.

Farkındayız ki herkes imkanı ölçüsünde kendi sebzesini üretmeye çalışıyor. Amaç çocuğunun ve kendi vücüduna güvenilir besinler girsin. 

Artık hepimizin bu bilinçte olması gerekiyor. 

Suni gübrelerle elde edilen besin maddelerinin karnımızı doyurmaktan başka vücudumuza sağladığı bir fayda bulunmakta mıdır? Kiyasal gübrelerle yetiştirilen bu bitkilerin bünyesinde aslında olmaması gereken neler var?

Hastalıklarımızın artması, allerji, kanser...hepsi günümüzde insan bedeninin artık kaldırmadığı aşırı stres, yetersiz beslenme gibi olumsuzlukların eseridir.

Yediğimiz domates, portakal, ıspanak vs.. ne kadar güvenilir, ne kadar doğal...

Bunları tükettiğimizde bedenimize aldığımız ama aslında almamız gereken neler vücudumuza giriyor? İnsanoğlu artık bunu sorgulamalı. 

Solucan gübresi organik olması ve yüksek miktarda organik madde içermesi sebebi ile zirai ürünlerimizin besin değerini yükseltirken diğer yandan toprağı da iyileştirmektedir. Solucan gübresi aynı zamanda toprak zenginleştiricidir. 

Kimyasal gübre kullanımı ile verim artışı elde etmeye çalışılırken aslında toprağı ve de suyu kirletilmektedir.

Solucan gübresinin düzenli kullanımı ile yanlış gübreleme sonucu verimsizleşen toprak eski haline kavuşacaktır. Toprağın en önemli kısmı onu oluşturan organik kaynaklı bileşenlerdir. Oysa kimyasal gübre kullanımı ile toprakta organik madde miktarı ve dolayısıyla humus oranı azalacak ve biyolojik aktivite, yani toprak canlılarının aktivitesi azalacaktır. Verilen gübreler toprakta tutunamadığı için yıkanıp gidecektir. Bitki besin elementlerinin, bitkilerin alabileceği şekle dönüşmeleri duracak ve böylece toprağın fiziksel ve kimyasal özellikleri negatif yönde bozulacaktır. Neticede toprağın üst kısımları kumlaşırken alt kısımları taşlaşacaktır. En son elimizde verimsiz, fakirleşmiş olan bir toprak kalacaktır ki yeterli üretim yapmak mümkün olmayacaktır.

Solucan gübresi ise canlı bir gübre olduğundan içindeki mikroorganizmalarla toprağınızı zenginleştirecek ve toprağın bu kaybını düzenli kullanımda telafi edecektir.

Hepimiz geleceğe borçluyuz. Dünyanın ekosistemine zarar vermeme borcumuz var. Bozulan sistemi eski haline döndürmek de asli görevimiz olmalı. 

Pandemi sürecinde gördük ki dünya bir şekilde kendini hızlıca telafi edebiliyor. Tüm dünya bir süre eve kapandı endüstriyel faaliyetler bir müddet durdu ya da durma noktasına geldi ve Dünya kendini temizleme fırsatı buldu. Atmosfer temizlendi, sular temizlendi... Dünyada zararlı asalaklar gibi yaşayıp, kanser hücresi gibi onu yok etmeye uğraşmak yerine artık ona nasıl yardım edebiliriz, ona ne katabiliriz bunun üzerinde çalışmamız gerekiyor ve buna başlamanın en kolay yolu onu kirletmemek. Sürekli taciz etmezsek kendisini mutlaka telafi edecektir. Kirletmeme çabamızın yanına bir de onu iyileştirecek şeyler koyarsak varlığımız Dünya için bir tehdit olmaktan çıkacaktır. Dünyayı tehdit etmek kendi varlığımız tehdit etmemiz demektir. 

Solucan gübresi hem ekolojik sistemi kirletmeyecek hem de toprağı iyileştirecek özelliklere sahiptir.

Artık kimyasallardan vazgeçelim. Doğal olanı ve iyi olanı tercih edelim.

Solized...

Yorumlar 1
Ercan GÜNDÜZ 17 Ağustos 2021 19:21

Cok olumlu bir yazi olmuş. Insallah ders kitaplarin da mufradatlarda bu konu islenir. Tarim yoksa , toprak yoksa bizde yokuz. Bilgilendirme icin cok tesekkurler.

Yazarın Diğer Yazıları