Türk Ocaklarına uzun yıllar genel başkanlık eden Prof. Dr. Orhan Düzgüneş, 1917 yılında İstanbul'da bir balıkçı köyü olan Rumeli Kavağı'nda doğmuş; ilkokulu Gerede'de, orta ve lise öğrenimini parasız yatılı öğrenci olarak Kastamonu Lisesinde okumuş; yüksek öğrenimini Yüksek Ziraat Enstitüsünde 1938 yılında birincilikle tamamlamıştır. Askerlik görevini 1938 yılında bitirdikten sonra, aynı yıl Yüksek Ziraat Enstitüsü bünyesinde bulunan Zootekni Enstitüsünün asli asistanlık imtihanını kazanmış; 1946'da doktorasını tamamlamıştır. Bundan sonra yurt içindeki görevlerinin yanında yurt dışında da akademik faaliyetlerde bulunmuş; pek çok ilmî faaliyete katılmıştır. 1986 yılında Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumunun "Hizmet Ödülü" verilen Prof. Dr. Orhan Düzgüneş, hayatının büyük kısmının kendisi için çok değerli olan iki konudaki çalışmalarla geçtiğini ifade eder:
“Bunlardan biri Ziraat Mühendisliğinin yurt tarımını geliştirmede etkinliğini arttırmak ve en azından diğer mühendislik dalları kadar önemli ve lüzumlu olduğunu ilgililere benimsetmek, diğeri de her seviyedeki öğretim ve eğitim müesseseleri için sağlam karakterli, bilgili, vatan ve millet sevgisi ile meşbu öğretim elemanlarının yetiştirilmesini ve istihdamını sağlamak.”
Bir ilim adamı olarak hem teorik hem de uygulama alanında kendi mesleği ile ilgili konularda ülkemize yaptığı hizmetler çok önemlidir. İkinci alan olarak bahsettiği konuda ise ülkemizin en zorlu günlerinde, 12 Eylül öncesinin ortamında Ülkücü Öğretim Üyeleri ve Öğretmenler Sendikası Başkanlığı, Ülkücü Öğretmenler ve Öğretim Üyeleri Derneği Başkanlığı yapan Prof. Dr. Düzgüneş; 1973 yılında Türk Ocakları Ankara Şubesi Başkanlığına, 1974 yılında da Türk Ocakları Genel Başkanlığına seçilmiştir. Hem 12 Mart’ın hem de 12 Eylül’ün yani iki darbe döneminin ardından Türk Ocaklarının tekrar faaliyete geçmesinde ve bilhassa 1986’dan sonraki teşkilatlanma faaliyetlerindeki gayretleri tarihe geçmiştir. Düzgüneş Hoca, 1989 yılında kurulan Türk Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfının 25 kurucusundan biri olmuştur.
1994 yılında, Türk Ocakları Genel Başkanlığını Sadi Somuncuoğlu’na devreden Hoca’mız, 27 Haziran 1996'da Ankara'da, bir kalp krizi sonucu vefat etmiştir.
Merhum Düzgüneş, bir yazısında şöyle diyordu:
“Bizce üniversiteli gençlerimize millî kültürümüze ait hususiyetler, millî hasletlerimiz, tarihimiz, coğrafyamız, tarih boyunca idarede, adalette, askerlikte, ilimde ve sanatta gösterdiğimiz üstünlükler anlatılarak onların önce bu millete mensup olmakla öğünmelerini, gelecek nesillerin de kendileri ile öğünmelerine vesile olacak eserler yaratmak, en azından çocuklarına saygı ve iftiharla anılacak isimler bırakmak üzere çok çalışmalarını, bu şuurla çalıştıkları takdirde muhakkak muvaffak olacaklarına inanmalarını telkin etmek lazımdır. (…) İşte, üniversite ve yüksek okullarda eksik olan bu eğitimi büyük ölçüde Türk Ocaklarının tamamlayabileceklerini savunmaktayız.”
Türk Ocakları kurulduğu günden itibaren millî bir mektep kimliğiyle çalışmalarını yürütmeye çalışmaktadır. Kapatıldığı veya faaliyetlerinin askıya alındığı dönemler dışında bu görevini, dönemin şartlarına göre devam ettiriyor. Bugün de aşağı yukarı 5-6 senedir onun sözünü ettiği bu çabayı, Türk Ocakları Akademisi (Millî Mefkûre Mektebi) olarak daha sistemli bir şekilde yürütmekteyiz. Küresel salgın döneminde çevrim içi imkânları da değerlendirerek bu faaliyeti daha geniş bir şekilde yaymaya çalıştık.
Bu vesileyle adanmış bir ilim adamı, mütevazı ve samimi bir dava ve gönül insanı olan değerli Prof. Dr. Orhan Düzgüneş Hoca’mızı, 25. vefat yıl dönümünde rahmet ve saygıyla anıyoruz. Ruhu şâd olsun.
Bu Yazı ilk olarak Türk Ocakları Genel Merkezi Web Sayfasında yayınlanmıştır.