Elazığ'da Deprem Bilinci Paneli
Elazığ'da İçişleri Bakanlığının destekleriyle 'Deprem Bilinci ve Sivil Toplum Dayanışması' paneli gerçekleştirildi.
İçişleri Bakanlığı'nın destekleriyle düzenlenen Deprem Bilinci ve Sivil Toplum Buluşması Paneli gerçekleştirildi. Panelin panelistleri ise AFAD Elazığ İl Müdürü Dr. Cafer Giyik, TÜBİR Genel Başkanı Sismolog Dr. Süleyman Basa, Türkiye Psikiyatri Derneği Elazığ, Malatya Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Psikiyatrist Dr. Ömer Deniz, Kırmızı Montlular Gönüllülük Hareketi Genel Başkanı Erhan Eğit oldu. Panele ilgi son derece iyi oldu. Panele Elazığ Belediye Başkan Yardımcısı Nafiz Bilginoğlu, Elazığ Gençlik ve Spor İl Müdürü Abdulsemet Eren, Elazığ Kent Konseyi Başkanı Nafiz Koca, STK temsilcileri, medya temsilcileri ve çok sayıda genç katıldı.
NAZİF BİLGİNOĞLU: DEPREM KUŞAĞI ÜZERİNDE YER ALAN BİR KONUMDAYIZ
Belediye Başkan Yardımcısı Nazif Bilginoğlu, “Türkiye maalesef dünyanın en önemli deprem kuşaklarından biri olan Alp Himalaya kuşağı üzerinde olması dolayısıyla jeolojik konumu nedeniyle hepimizin bildiği gibi bir deprem kuşağı üzerinde yer alan bir konumdayız. Bu gerçeği maalesef birçok felaketle beraber yaşadık. 24 Ocak Elazığ depremi ve sonrasında da 6 Şubat'ta Kahramanmaraş depremi de bunların belirtisiydi. Allah bir daha böyle felaketler yaşatmasın. Bu işi sadece dua ile değil de depremlere karşı hazırlıkları yapmak zorundayız. Türkiye Cumhuriyeti Devletimiz de bunun şuuru ve bilinci içerisindedir. Devletimiz 2018 yılında deprem senaryosunu ve deprem haritasını yenileyerek resmi gazetede yayınlamasının ardından 1 Ocak 2019 yılında deprem yönetmenliğini yeniden devreye sokmuştur. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, her zaman olduğu gibi böylesine felaketlerin üstesinden çok güzel ve hızlı bir şekilde milletimizin de ortak değerleriyle üstesinden gelmiştir ve bundan sonra da gelecektir inşallah” dedi.
DR. SÜLEYMAN BASA: DÜNYANIN VAR OLMASI İÇİN DEPREMLERİN OLMASI GEREKİR
Açılış ve selamlama konuşmalarının ardından panele geçildi. Panelin başkanlığını yapan TÜBİR Genel Başkanı Sismolog Dr. Süleyman Basa; herkesi selamlayarak; 7 yıl önce de Elazığ'da olduğunu ve Gakgoşluk beratı sahibi olduğunu da kaydederek, kendisini Rizeli bir Gakgoş olarak tanıttı. Ardından açıklamalarına geçen Dr. Basa; “Dünyanın var olması için depremlerin olması gerekir. 30 yılda bir Türkiye'de yıkıcı bir deprem gerçekleşmesi yüzde 95 risk barındırıyor. Deprem ülkesinde yaşıyoruz. 1999 depremlerinde çalıştık. Depremin aletsel büyüklüğü ve dünyanın her yerinde bu aynı ölçülür. İkincisi ise şiddetidir. Türkiye'de aynı büyüklükteki depremin şiddeti 11 ise Japanyo'da aynı büyüklükteki depremin şiddeti 5 ya da 6 oluyor. Coğrafya kaderdir denilmekte ama bu kader değiştirilebilir. Japonya 1996 imar yasası çıkarmış ve kimseye dokundurmamış bizde bu bilinç oluşmamış. 1999 depreminden sonra dünyanın en büyük arama kurtarma ekibi bizdeydi. Ama 6 Şubat Kahramanmaraş Depremlerinden asrın felâketinden bahsediyoruz. Bina altından insanları kurtarmanın oranı % 5 için dünyanın en büyük arama kurtarma ekibindeyiz. Ancak artık bizim önce % 95'ini düşünmeliyiz” dedi. Ayrıca Dr. Basa “Deprem çok büyük olsa da dayanışma da çok büyüktü” dedi
MÜDÜR GİYİK 2011 VAN DEPREMİNDE GÖRDÜM
AFAD Elazığ İl Müdürü Dr. Cafer Giyik ise “Depremlerin afetlerin ne kadar yıkıcı olduğuna 1999 depremlerine kadar tam olarak anlayamadık. O zaman müdahale kapasitemizin ne kadar yetersiz olduğunu gördük ve afete hazırlık noktasında hiçbir hazırlığımız yoktu. Bundan sonra metodolojik bir değişime gitti ve Türkiye'de Afet Yönetimi tek çatı altında toplandı. AFAD Başkanlığı da koordinatör kurum oldu. 2011 Van Depreminde gördüm. Van Depremi'nde de Van AFAD İl Müdürüydüm. Deprem afeti ile tek başına uğraşmıyoruz. Bunu da bilmeliyiz” dedi.
DİRENÇLİ KENTLER OLUŞTURMALIYIZ
Elazığ'da sadece deprem tehlikesi olmadığına da dikkat çeken Müdür Dr. Giyik; “Elazığ'da Maden göçükleri, boğulma vakaları ve heyelan gibi riskler söz konusu. Van Depreminin hasarlarını gördük. Depremde 2 kardeşimi kaybettim. Kendim çıkarmak zorunda kaldım. Beklenmedik bir anda meydana geliyor. Doğa olaylarını değil bir de kendi eylemlerimizle yani insan eğilimleri ile yapılan yanlışlıklar var. Yani oluşturduğumuz kötü kentler; dere yataklarına ev yapmalar gibi totalde ciddi zararlar doğuruyor. 2020 yılından beri Elazığ'da 25 bin 455 adet yapı stoku teslim edildi. Ama biz bunun yeterli olmadığını biliyoruz. Dirençli kentler oluşturmalıyız. Yani önleyici hekimlik gibi hasta olmadan tedbir almak zorundayız. Dere yataklarına konut yapılmamalı. Doğru yere, doğru yöntem ve doğru malzemeyle yapı yapmalıyız Bütüncül afet müdahale planımızda var. Olası afetlerin bize en az zarar verecek şekilde planlama yapmalıyız. Bugün burada öğrencilerimizin de olması önemli” dedi.
PSİKİYATRİST DR. DENİZ: ÖNEMLİ OLAN FARKINDALIK OLUŞTURMAK
Türkiye Psikiyatri Derneği Elazığ, Malatya Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Psikiyatrist Dr. Ömer Deniz de Panele kendisini davet eden Kanal Fırat Genel Yayın Yönetmeni Zeki Akbıyık'a teşekkür ederek başladı. Psikiyatrist Dr. Deniz; “24 Ocak Elazığ Depremine stüdyoda oldukları sırasında olduklarını belirtti. Zeki beyle birlikte Prof. Dr. Naci Görür hoca ile canlı yayın yaptı. Kahramanmaraş hattında 7'nin üzerinde deprem uyarısını o yayında yapmıştı. Psikiyatristler de deprem yaşamış, bu konuda profesyonel destek sunacak tam bilgimiz yok. Deprem sonrası akut müdahale nedir, en doğru şekilde nasıl insana yaklaşabiliriz? Bu konularda bir gün süren bir eğitim alıp, ondan sonra ki süreçte sahaya indik. Akut döneminde bu çalışmalar iyi, binalara yerleştiriyorsunuz ama deprem insanların gelecekteki yaşantılarını değiştiriyor. Yeni bir binada ama her şeyi değişmiş. Komşusu yok, sosyal ilişkiler azalmış. Şimdi önemli olan farkındalık oluşturmak, depremden korkmayan yoktur ama deprem sonrası etkilenme biçimimiz farklıdır. Neler yaşanılırsa ne zaman uzmana başvurulması gerektiği konusunda bilgilendirdik. Dayanışma çok önemli. Her birey bir STK gibi hareket ediyor o anlarda. Evine girememe, okul başarısında düşüklükler olabiliyor” dedi.
MÜDÜR EREN: 30 BİN DEPREMZEDENİN YURTLARDA KALDI
Panelde Elazığ Gençlik ve Spor İl Müdürü Abdulsamet Eren; depremde bütün tesislerin kapılarını açtıklarını ifade ederek, “Asrın felâketinin ardından 30 bin depremzedenin yurtlarda kaldı. Gençlik merkezlerinin gönüllüleri de afetzede olmasına rağmen yoğun çalıştı” ifadelerine yer verdi.