CHP'den Elazığ Çıkarması

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Kahramanmaraş Milletvekili Ali Öztunç başkanlığında CHP'li 30 milletvekili Elazığ’a geldi. 2 gün boyunca deprem bölgesi Elazığ’daki çalışmalarla ilgili yerinde incelemelerde bulunacak olan heyet kapsamlı bir rapor hazırlayarak CHP Genel Merkezi’ne iletecek.

Heyet ilk olarak 24 Ocak'ta yaşanan 6.8 büyüklüğündeki depremin merkez üssü Sivrice ilçesine gitti. CHP heyeti, burada vatandaşları dinleyerek sorunları ve talepleri not etti.

Kaymakam Yunus Emre Vural ve Belediye Başkanı Turgay Gündoğan ile görüşen heyet, ilçede yapılan ve yapılması çalışmalar hakkında bilgiler aldı.

CHP heyeti daha sonra Elazığ şehir merkezine geldi. Mustafapaşa Mahallesi'i gezen heyet, vatandaşların sorunlarını dinledi.

Depremde yıkım yaşanan mahalleleri de gezen heyet, depremzedeler için TOKİ tarafından yapılan yeni konutları yerinde inceledi.

Ziyaretler esnasında açıklamalarda bulunan CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, yıkıcı depremin ardından kentte yaşanan sorunları gündeme getirdi.
 

"CHP'NİN HER MİLLETVEKİLİ ELAZIĞ'IN SAHİBİDİR"

Sorunların tespiti için CHP'li 30 milletvekilini Elazığ'a davet ettiklerini aktaran Güarsel Erol, hazırladıkları raporu önce parti MKYK'sında daha sonra TMBB'de gündeme getireceklerini aktardı.

Milletvekili Erol, 30 milletvekilinin Elazığ'a gelmesinin tarihte bir ilk olduğunu vurgulayarak, " Burada 30 milletvekillinin varlığını göstermesi şunu gösterir, Elazığ sahipsiz değil. CHP'nin genel başkanı ve CHP'nin her milletvekili Elazığ'ın sahibidir" dedi.

Gürsel Erol, açıklamasında şunları kaydetti:

VATANDAŞIN MAĞDURİYETİ GÜN GEÇTİKÇE BÜYÜDÜ"

 "Gürsel Erol, Ben öncelikle Genel başkan yardımımız Ali Öztunç beye ve bizleri yalnız bırakmayan, Elazığ'ın sorunlarına karşı duyarlık hissedip de Elazığ'a gelen 30 milletvekilimize, illerden gelen il başkanlarımıza, bize destek veren tüm yöneticilerimize teşekkür ederim. Biz 24 Ocak gecesinde Elazığ'da yaşanan deprem sonrası burada devletin ve milletin varlığını korumak adına, vatandaşın mağduriyetlerinin giderilmesi anlamında, mülkiyet haklarının korunması anlamında yapıcı bir siyaset izleyerek gerilim ve karşıtlık bir söylem yapmak yerine hükümetin uygulamalarına destek vererek eksik gördüğümüz uygulamalarla ilgili yönlendirmeler yaparak, doğru çözümlerin neler olması gerektiği konusunda bilgi paylaşımında bulunduk. Zaman zaman bununla ilgili TBMM'de önergeler verdik. Kanun teklifleri verdik. Ulusal ve yerel basında bunu gündeme getirdik. Devletin kendi iç işleyişinde, yönetmelikleri ve konularına göre yapacağı her şey Elazığ'da yapıldı. Ama zaten sorunumuz mevcut yönetmeliklere göre yapılan işler, Elazığ'ın ihtilaçlarını karşılamayan işlerdi. Bununla ilgili 1992 yılında Erzincan depremiyle ilgili yaşanan süreci anlattık. Erzincan depremiyle ilgili oranın yöresel ve coğrafi özelliklerine, jeolojik yapısına, vatandaşın mağduriyetlerine, ekonomik ve sosyolojik durumuna göre önlemler alınmışı. Bunları gündeme getirdik. Ama Elazığ'da gün geçtikçe kanunlardan kaynaklı mağduriyetlerin giderilmesine siyaset iradesi karar vermedi. Sorun burada. Siyaset ve hükümet iradesi Elazığ'ın sorunlarının çözümüyle ilgili irade ortaya koymadı. Mevcut kanunların verdiği yetkiyi ortaya koyarak mevcut hizmetleri yeterli gördü ama bu hizmetler vatandaşın mağduriyetini karşılayamadı. Vatandaşın mağduriyeti gün geçtikçe büyüdü. İnanılmaz sıkıntılı bir boyuta geldi. Biz bunu daha önce siyaset malzemesi yapmamıştık. Ama bu saatten sonra bu konu siyasi bir konudur. Bugüne kadar depremle ilgili siyasi bir yorum, tavır almadık. Ama bundan sonra Elazığ'da depremin mağduriyetiyle ilgili sürecin yönetimi, planlamaması siyasi bir konudur. siyasi irade bu konuda son derece duyarsız davranmakta."

"İNANILMAZ MAĞDURİYETLER VAR"

" Cumhuriyet Halk Partisi, Sayın Genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu'nun görevlendirmesi ile ilk defa bir ilde yaşanan sorunla ilgili 30 milletvekilini görevlendirmiştir. Bu uygulamadan dolayı da son derece ilin milletvekili olarak memnunum. Milletvekili arkadaşlarımız parlamentoda Elazığ'da yaşanan mağduriyetleri gündeme getirecektir. Elazığ hem deprem sürecinde yaşanan mağduriyetler hem deprem pandemiden kaynaklı inanılmaz mağduriyetler yaşadı. İki olayı arka arkaya yaşaması daha sonra da artçı depremlerin orta hasarlı diye tanımlanan binalarda hasarlar yaratması, insanların evlerine girememesi gibi inanılmaz mağduriyetler var. Evlerin metrekaresinden, kura çekimi, zemininden, planından, yerinden kaynaklı sorunlar var. Sorular yumağı.

"SORUNLAR TBMM'DE GÜNDEME GETİRİLECEK"

"Milletvekili arkadaşlarımız sağ olsunlar ilimizi yalnız bırakmayarak yerinde tespitler yapıp bütün Elazığlı hemşehrilerimizi dinleyip, bunu rapor haline getirerek önce MYK'ya, genel başkanımıza sonra parlementoda tüm milletvekili arkadaşlarımız gündeme getirecek. Muhalefetin görevi zaten budur. Muhalefetin görevi iktidarı harekete geçirmektir. İnşallah temennimiz Elazığ bu mağduriyeti biran önce atar. Burada 30 milletvekillinin varlığını göstermesi şunu gösterir, Elazığ sahipsiz değil. CHP'nin genel başkanı ve CHP'nin her milletvekili Elazığ'ın sahibidir."

"ÜLKEMİZİN VE HÜKÜMETİN DİKKATİNİ ELAZIĞ'A YÖNELMESİNİ  TALEP EDİYORUZ"

CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç, Elazığ'a  siyaset yapmak için değil, 30 Milletvekili ile burada bulunma amaçlarının, ülkenin ve hükümetin dikkatini bir kez daha Elazığ'a çekmek olduğunu kaydetti.

Öztunç ,"Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun talimatıyla 30 milletvekilimiz ile buraya geldik. Elazığ'dayız. Yarın Elazığ'da olacağız. Buraya geliş amacımız Türkiye'nin bir deprem bölgesi olduğu gerçeğini bir kez daha hatırlatmak. Deprem oluyor 3,5,10 gün medyada gündem oluyor sonra bir bakıyorsunuz gündemden düşüyor. Ta ki bir daha deprem olana kadar. Bakın burası bir deprem ülkesi, Türkiye'nin bir deprem ülkesi olduğu gerçeğini unutmamamız gerekiyor. Mıh gibi çakmalıyız, zihnimize beynimize. Türkiye'de her an daha şiddetli depremler olabilir bunu unutmamalıyız. O yüzden CHP olarak önerilerimiz oldu. Bunlardan birisi mutlak suretle bir deprem bakanlığı, kurulması gerekiyor. Bu bakanlığın deprem ile ilgili çalışmalar yapması gerekiyor. Bunu önerdik. Tüm büyükşehir belediyelerinde deprem daire başkanlıklarının kurulması gerekiyor. En önemlisi Türkiye'de deprem fay hatlarının üzerinde bulunan tüm yerleşim alanları köy, kasaba. ilçe. il ve büyükşehir neresi varsa, hepsinde ki bütün binaların yapı stokları çıkarılmalı ve risk analizleri yapılmalıdır.  CHP olarak her zaman deprem gerçeğini gündemde tutuyoruz. Bu amaçla 1 yıl kadar önce Elazığ'da yaşanan deprem sebebiyle Elazığ'a geldik, ne yapıldı verilen sözler tutuldu mu bunları tespit edeceğiz. Bir kez daha ülkemizin ve hükümetin dikkatini Elazığ'a yönelmesini  talep ediyoruz. Elazığ'da yurttaşlarımızın sorunları var ve devam ediyor. Binalar yapılıyor kuralar nasıl çekilecek, çekilen kuralarda adaletsizlik var mı, yok mu. İnsanlara verilen taşınma ve kira yardımı ne kadar. Pek çok sebep şuan da söz konusu. Bunları gerek TBMM'de gerekse gündeme getireceğiz. Siyaset yapmadan konuları gündemde tutacağız. Deprem siyasi bir malzeme değildir,  deprem siyaset üstüdür. Biz buraya siyaset yapmak için gelmedik. 30 Milletvekilimiz ile burada bulunma nedenimiz, ülkenin ve hükümetin dikkatini bir kez daha kendisi aziz, yurttaşı aziz El Aziz'e çekmektir" dedi.