'Sinopia' Sergisi: Pigmentler, Renkler ve Fikirler
'Antik Çağ'dan beri, pigmentler bir hayranlık ve yaratıcılık kaynağı olmuş, bazıları ise çekici renkleri ve verdikleri mükemmel sonuçlar nedeniyle özel bir ün kazanmıştır. Bu pigmentlerden biri olan, eski metinlerde 'kızıl toprak' olarak adlandırılan miltos sinopensis, aslında Kapadokya'daki taş ocaklarından çıkarılan ve Sinop limanından ticareti yapılmış olan çok amaçlı bir pigmenttir. Bu pigment, tarihte uzun dönemler boyunca itibarını korumuş, Rönesans döneminde boyama öncesi fresklere yapılan kırmızı konturlara 'sinopia' adı verilmiştir. Günümüzde bu pigmentin, Kapadokya'da kiliselerin fresklerinde ve güvercinliklerin cephelerinde kullanılagelmiş olan ve bugün 'yoşa' olarak bilinen pigmentle özdeş olduğunu tespit etmek mümkündür. Günümüzde Avanos çömlekçileri bu pigmenti vazolarını süslemek için kullanmaktadır.'
Antik Çağ’da büyük bir önem taşımış olan Anadolu’ya özgü “sinopia” pigmenti ve diğer renkler, Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. Yılı kutlamaları kapsamında Bilkent Üniversitesi İnsani Bilimler ve Edebiyat Fakültesi ile Güzel Sanatlar, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi tarafından düzenlenen sempozyumun ana temasını oluşturuyor. Bu yıl 23 ve 24 Kasım tarihlerinde düzenlenecek olan bu uluslararası sempozyum, Türkiye'nin iki milli rengi olan kırmızı ve beyazdan yola çıkarak renklerin çok katmanlı kullanımını ve kullanıcıya göre etkisini ortaya koyacak. Sempozyum, renklerin gözlemcide uyandırdığı tepkileri arkeoloji, sanat tarihi, sanat ve iç mimari gibi farklı disiplinlerden katılımcıların bakış açısıyla ele alıyor.
Sempozyumun koordinatörlüğünü Arkeoloji Bölüm Başkanı ve İnsani Bilimler ve Edebiyat Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Dominique Kassab Tezgör üstleniyor. Kassab Tezgör etkinlik hakkında “Bütünsel bir yaklaşımla Türkiye'de ilk kez renkler üzerine bir sempozyum düzenleyip bunu çağdaş sanatsal yaratımlarla ve öğrenci çalışmalarıyla birleştirecek olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Böyle bir etkinliği Türkiye Cumhuriyeti'nin 100'üncü yılı dolayısıyla düzenlemekten özellikle gurur duyuyoruz" dedi.
Sempozyum kapsamında sanat sergileri de düzenleniyor. Bilkent Üniversitesi Güzel Sanatlar, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi öğrencileri ve öğretim üyeleri ile tanınmış sanatçılar, Kapadokya'nın kırmızı pigmenti “yoşa” ya da tarihte bilinen ismiyle “sinopia”dan yola çıkarak ürettikleri resim, grafik, baskı, seramik ve diğer medyadan yapıtlarını sergileyecek.
Sempozyuma paralel olarak koordinatörlüğünü Ekin Kılıç Ezer'in (Grafik Bölümü) üstlendiği Kapadokya'nın kırmızı pigmenti "sinopia" temalı iki resim sergisi düzenleniyor. Bilkent Üniversitesi Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi öğrencileri ve öğretim üyeleri, tanınmış ulusal sanatçılarla birlikte resim, grafik sanatı, baskı resim, seramik ve daha özel olarak kullanıma yönelik diğer medya alanlarındaki çalışmaları sunacak. Organizasyonun lojistiğini İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Bölüm Başkanı ve Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Yasemin Afacan ve Müge Mengü Hale (İletişim ve Tasarım Bölümü) üstlendi.
Etkinliğin açılışı 23 Kasım'da Anadolu Medeniyetleri Müzesi'nde yapılacak. Sempozyumun açılış konuşmasını Profesör Dr. Filiz Yenişehirlioğlu (Koç Üniversitesi, VEKAM Müdürü) yaparken ardından Ekin Kılıç Ezer'in küratörlüğünü yaptığı ve müzedeki tarih öncesi eserleri arasında sergilenen “Sinopia Çağdaş Sanat Sergisi”nin açılış töreni yapılacak.
24 Kasım'da Bilkent Üniversitesi'nde gerçekleştirilecek olan Sempozyum, yurt dışından, Türkiye'den ve Bilkent Üniversitesi'nden akademisyenleri bir araya getirecek. Sempozyumun ardından, üniversitenin GSTM Sanat Galerisi'nde Beata Zalewska'nın (Güzel Sanatlar Bölümü) danışmanlığını yaptığı “Sinopia” ve Ekin Kılıç Ezer’in danışmanlığını yaptığı “Pigmentler, Renkler ve Dokular Atölyesi” sergileri gerçekleştirilecek.
Sempozyumun ardından 25 Kasım’da katılımcılar için geçen aylarda UNESCO dünya mirası listesine giren Gordion Antik Kentine bir gezi düzenlenecek.