Nagehan TÜRK

Hangi Hak…

Nagehan TÜRK

Malumunuz 20 Kasım Çocuk Hakları Günüydü.
Bu gün Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 20 Kasım 1989 tarihinde kabul edilmiştir.
Peki ne bu Çocuk Hakları Günü.?
Açlığın, susuzluğun,
tacizlerin, tecavüzlerin,
işkencelerin, savaşların ve bilumum her türlü istismarın ortasında kalan,
evlerinden hatta bırakın evlerini yurtlarının herhangi ücra bir köşesinde dahi yaşamalarına izin verilmeyip kovulan yahut yurdundan kaçmak zorunda kalan,
denizlerde boğulup cesedi kıyıya vuran,
dili, dini, rengi, ırkı ne olursa olsun,
benim ,senin diye ayırt etmeksizin bizim olan tüm çocukların , …

-Burada bir parantez açmak istiyorum-
(Öyle ki dilini dahi bilmediğiniz bir çocuğu bağrınıza basasınız gelir.
Yaralarını sarmak onunla hayat bulmak istersiniz.
.
"Korkma" diyemezsiniz korkunun içinde doğmuş bir çocuğa.
Çünkü korku nedir bilmez o alışmışlıklar arasında.
Korkuya doğmuştur o çünkü.
Korkuya doğmuş bir çocuk nasıl dünyaya çocukça gelebilir ki.?
.
Siz zaten korkuyorken, nasıl korkulur bilmezsiniz ,
onlar da çocukluk nasıl güzel bir şeydir onu bilmez / bilemezler
.)
-Bu kadar yeter, kapatıp parantezi devam edelim-

…yaşama, nefes alma, mutlu olma, eğitilme,
parka gitme, oyun oynama,
şeker, çikolata, bisküvi, pasta yeme
(!) vb. haklarının da var olduğunu bildiren bir gün. !!!
.
Sözleşmenin asıl maddelerine uzun uzun girip açıklamak isterdim fakat ben sizlerin de anladığı gibi kalemimi başka bir iki konuya dokundurup, sonra geri çekme niyetindeyim.
Sizler dilerseniz, internetten arattırıp bu haklara dair maddeleri teker teker gözden geçirebilirsiniz.
.
Geçen yıllar da izlediğim bir programda bir Yrd. Doç. Dok. şöyle demişti;

"Fazla vicdan çocuğa zarar verir...!"
.
Vicdanlı olmakla, insanın kendi çocuğuna vicdanlı olması arasında ki eğitici idrakin neticesini çok güzel özetleyen bir söz diye düşünüyorum.
Ölçü o kadar mühim bir kavram ve bunu ölçüyü kaçırmadan yapmak da vicdanlı insanlar için bir o kadar zor bir duruş ki.!
.
+Her şeyin en iyisini çocuğum yesin.
+Her şeyin en iyisini çocuğum giysin.
+Her şeyin en iyisiyle çocuğum oynasın.
+Ben görmedim o görsün , ben duymadım o duysun, ben gitmedim o gitsin.
+Ben mahrum kaldım o kalmasın.
+Benim çok şey gözümde kaldı ama onun kalmasın. !

.
Bu liste daha da uzar biliyorsunuz değil mi.?
Evet biliyorsunuz.!
.

Bazen öyle bir kaçırıyoruz ki ölçüyü, merhametimizle zarar veriyoruz çocuklarımıza.
Geleceğe hazırlamak yerine, geleceklerini yaşama hakkını ellerinden aldığımızın farkına bile varmıyoruz.
Sanıyoruz ki pamuklara sarıp yatırınca hep pamuklar içinde uyuyacaklar.
Doğru…(!)
Uyuyacaklar.
Ama pamuklar içinde olacağına şahsen ben söz veremem bak. (!)
.
Onları mutlu etmenin yolu elini her işaret ettiği şeye uzattığında, onu eline vermek değildir.
Hatta biraz ileri konuşayım, bu onu ileride mutsuz edecek en ciddi alışkanlıktır.
.
Hasılı diyeceğim şu ki;

Onlara küçük bir sevgi verirseniz sizi büyük bir aşkla kucaklamasını hepimizden iyi bilir çocuklar .!
Öyle şatafata filan gerek yok hani.

Zira saf sevgi , saf mutluluk nedir en iyi onlar öğretebilir insana.
Çocuk deyip geçmeyin .
Gelecektir , geleceğimizdir onlar.!
Eğer onların "Mutluluğundan Çalarsanız" , karanlığa gömülmüş gelecekler inşa eder,
dünyanın nasıl zalimleştiğine ŞAHİTLİK edersiniz...!
.
Bırakalım bu hayatta bazı şeyler çocuklarımızın "gözünde kalsın."(!)

Çocuklukları hariç.
Ona dokunmayın. !
Bu hakkı onların elinden almayın.
-Nagehan Türk-

*Gönlü çocuk olan herkese sevgi ile…
 

Yorumlar 2
Fatma timur 21 Kasım 2019 09:49

O kadar güzel ve o kadar doğru bir konuya değinmişsin ki canım sonuna kadar sana katıliyorum keşke bütün çocuklar çocukluklarını yaşasa bizler ebeveynler olarak sınırlarımızı bilsek ne güzel olur

Celal DEMİRAY 20 Kasım 2019 22:48

Emeğinize yüreğinize sağlık. Tamaen katılıyorum. Keşke savaslar olmasa. Keşke, ben görmedim yemedim, çocuğum yesin derken, ölçü kacmasa. Eğitim hakkı eşit saglansa, her çocuğun hak ettiği verilse.

Yazarın Diğer Yazıları