Medreselilerin bir kısmının “Askerlikten Muaf olmak” için yaptıkları yanlışlıklarından dolayı bütün medreseliler suçlanamaz.
En çok kaçınılması gereken husus ‘Genellemeler’ yaparak hüküm vermektir. Genelleme asla olmamalıdır!..
Denizli Müftüsü Hulusi Efendi’nin Milli Mücadele’de çok büyük hizmetleri olmuştur. Bu zat yeterince biliniyor mu? Hayır!.. Allah Müftü Hulusi Efendi gibi mübarek şuurlu zatların sayısını çoğaltsın.
Prof. Dr. Ali SARIKOYUNCU'nun "ATATÜRK DİN ve DİN ADAMLARI" kitabı okunursa din âlimlerimizin Milli Mücadele’de verdikleri üstün hizmetler çok iyi anlaşılır. Yunan ordusu çok sayıda din âlimi ve müftümüzü şehit etmiştir. Yunan tarafından işgal edilen şehirler ve işgal edilen yerlerin civarında, Yunan işgaline engel olmaya çalışan önemli sayda din âlimi ve müftümüz Yunan askerleri tarafından şehit emişlerdir.
Prof. Ali Sarıkoyuncu’nun kitabında yer verdiği uzunca Şehit Din Âlimleri Listesi düşündürücüdür…
Cemal KUTAY'ın aynı konuda güzel bir kitabı vardır. Kutay’ın kitabı da Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yayımlandı. Cemal Kutay “KURTULUŞUN ve CUMHURİYET’İN MANEVİ MİMARLARI” kitabında Kurtuluş Savaşı sırasında Türkiye Büyük millet Meclisi’nde görev yapmış (Milletvekili) Dini Önder ve Müftülerin isim ve resimlerine yer vermiştir. Kitapta isim ve resimlerine yer verilen toplam Din Âlimi vekil sayısı 97 kişidir.
Milli Mücadele yıllarında; Anzavur Ahmet'in Kuvâ-i İnzibâtiyye (Hilafet Ordusu olarak da bilinir), Kurtuluş Savaşı'nda Damat Ferit Hükümeti’nin Kuvâ-yi Milliye'ye karşı Hilafet Ordusu adıyla kurduğu orduyla yaptığı ihanetlerin haddi-hesabı sınırsızdır.
Ayrıca Anadolu’nun ortalarında da çok sayıda isyan çıkarmışlardır. Konya Bozkır civarında çıkan İsyan, Bolu, Düzce'de, Sakarya'da çıkan İsyanlar ve Yozgat'ta isyancılara mani olan Din Âlimlerimizin çok hizmetleri olmuştur.
İsyancılar çok sayıda Din âlimi ve Müftüyü şehit etmişlerdir.
Konya’da Zeynel Abidin'in çıkardığı isyan ve benzeri isyanların bastırılmasında Milli Mücadele’nin manevi mimarlarının rolü çok büyüktür.
Medine Müdafaasında üç aydan fazla bir süre başka yiyecek bulamadığı için askeriyle birlikte çekirge yiyerek beslenen Fahrettin Paşa, Padişah’ın emrine rağmen Medine’yi İngilizlere teslim etmeyen Fahrettin Paşa… Niçin Medine’yi bırakmıyor?
Peygamber Efendimizin mübarek kabrinin bulunduğu şehir olduğu için Medine’yi bırakmıyor!..
İngiliz ajanı Rahip Ferew’in kurdurduğu TEALİ İSLAM Cemiyeti’nin önemli adamlarından Zeynel Abidin Konya’da isyan çıkarmış. İsyanı bastırmak için Fahrettin Paşa Konya’ya komutan olarak görevlendirilir. Paşa, halk arasında Zeynel Abidin ışıklar saçtığı, nurlu olduğu efsanelerini duyar.
Fahrettin Paşa, havanın karanlık olduğu bir akşam vaktinde halkın karşıdan gördüğü bir yamaçta yürüyen Zeynel Abidin’i yakalar. Zeynel Abidin’in üzerine giydiği elbiseye bir ampul monte edildiği görür. O yılların yoksul Anadolu halkı ampulü/elektriği bilmediği için gördüğü ışığı Zeynel Abidin’i nuru zanneder ve dolayısıyla arkasına takılmıştır. Ampul monte edilmiş o elbisenin Rahip Ferew tarafından Zeynel Abidin’e giydirildiğini nerden bilsin zavallı halk…
Birkaç yıl önce vefat eden gazeteci yazar Taylan SORGUN canlı yayında defalarca şöyle demişti: ‘Fahrettin Paşa bana dedi ki “Çocuk bu olayı sana anlattığım gibi yaz. Yaz ki, gelecek nesiller bunları bilsin, İngiliz entrikalarına yem olmasınlar!..” Taylan SORGUN bunu defalarca tekrarladı.
Atatürk bu tehlikeleri engellemek için Mehmet Akif Ersoy ve emsali din âlimlerini, halkı aydınlatmak için Anadolu’ya göndermiş…
Atatürk Libya’da (Trablus Garp) bulunduğu sırada dost olduğu Şeyh SÜNUSİ Efendi büyük bir zattır. Şeyh Sünusi soy bakımından Peygamberimiz torunu olarak bilindiği için Müslüman halk üzerinde çok ağırlığı vardı. Atatürk Libya’nın kurtuluşu için Libya’da İtalyanlara karşı mücadele etti. Şeyh Sünusi Milli Mücadele zamanında dostu Atatürk’ün yardımına koştu; çıkıp Ankara’ya geldi. Mücadelemize destek oldu. Halkı aydınlatmak, Milli Mücadele’ye destek sağlamak için sık sık Konya’ya gitti.
İngilizler zengin petrol kaynaklarına sahip olan Irak’ta entrikalar çeviriyorlardı. Milli Mücadele zamanında bilhassa Musul'da faaliyetlerini yoğunlaştırmışlardı. Atatürk, İngilizlerin yaptığı propagandaların etkisini kırmak için Şeyh Sünusi’yi Musul’a göndermiştir. Şeyh Sünusi İngilizlerin planlarını/oyunlarını bozmuştur.
Şeyh Sünusi’nin Atatürk ile dostluğunu ve Milli Mücadele’ye verdiği desteği bilmemiz şarttır. İnternette bakabiliriz.
AMA, İngiliz İstihbarat görevlisi olarak İstanbul'da kalmış ve yoğun faaliyetlerde bulunmuş olan ünlü Rahip Ferew İstanbul'da bir kaç Cemiyet ve Dernek kurdurmuştur. Milli Mücadele yıllarında çıkan İsyanların çoğunu Rahip Ferew, Müderrisler Cemiyeti sonradan “TEALİ İSLAM Cemiyeti” adını alan kuruluşun elemanları eliyle çıkarmıştır. Bu cemiyet milli birliğimizi tahrip etmiştir.
Yunan işgaline karşı verilen Milli Mücadeleyle eşzamanlı olarak başlayan İsyanların çoğunu TEALİ İSLAM Cemiyeti çıkarmıştı. Teali İslam Cemiyetinin İngilizlerin safında yer almış; Milli Mücadele’ye karşı yayımladıkları Beyanameler son devrin Şeyhül İslam’ı Dürrizade’nin imzasıyla yayımlanmış ve Yunan Uçaklarıyla dağıtılmıştır. Beyanameler (Bildiriler) orijinal haliyle ortadadır. Köy göründüğüne göre kılavuza lüzum yoktur.
